Site icon MEGESOFT

Kriz Ortamında Sosyal Medyanın Rolü

Kriz Ortamında Sosyal Medyanın Rolü

Bilgiye en hızlı ulaştığımız ama aynı zamanda en hızlı bilgi tüketimini gerçekleştirdiğimiz yeni bir düzene ayak uydurmaya başladık. Sosyal ağlar kısa zamanda hayatımızın odak noktalarından biri haline geldi. 2000’li yıllardan bu yana birçok değişiklik kaydettik. Coğrafyalar arasındaki sınırlar ortadan kalktı. İş dünyası sosyal medya sayesinde çerçevenin dışına çıkabildi.

Günlük yaşantımızda yeni alışkanlıklar edindik ve iletişimimiz güçlendi. Bu düzenin arkasında tabi ki teknolojinin bize kazandırdığı en önemli iletişim aracı sosyal medya var diyebiliriz. Peki nedir bu sosyal medya?

Sosyal medya; bilgi paylaşımı yapabildiğimiz ve web teknolojilerinin getirdiği rahatlıkla iletişim olanağımızı hızlandırıp genişlettiğimiz bir dijital platformdur. Çift yönlü iletişim olanağı sağlar. Sosyal medya, gazete, televizyon gibi araçların eş zamanlı olarak en geçerli ikamesi niteliğindedir. Bu sebepten dolayı dijitalleşen dünyada en çok kullanılan platformlardır.

En çok tercih edilenler hangileridir ?

İçlerinden en eski olanı ve en çok kullanılan platform olarak için Fecebook’u gösterebiliriz. Ardından Twitter ve Linkedln gelmektedir. Sosyal medya alanlarını kullanan kesimler farklılık gösterir.

Facebook kurulan en eski platformdur ve kullanıcıları da Twitter’a göre değişiklik gösterir. Facebook değince kullanım tercihi olarak bir ailenin her bireyini düşünebilirsiniz.Sadece Facebook değil tüm platformlar insanların vazgeçilmezi haline gelmiştir. Sağlıktan iletişime, eğitimden eğlenceye birçok alanda işimizi sosyal medyaya bıraktık.

Şimdi bu kadar yoğun bir kullanım söz konusu ise sosyal medyanın yaşadığımız coğrafya üzerinde ki her alanda etkisinin de bu denli fazla olduğunu söyleyebiliriz.

Herhangi bir mecrada yazılan yazının, yapılan yorumun veya izlenilen videonun ilgili bir konu hakkında sizin düşüncelerinizi de nasıl etkilediğini birçok kez yaşayarak tecrübe etmişsinizdir.

Peki böyle bir ortamda tarafsız kalmak mümkün müdür?

İnternet bize yaşamın her alanında büyük imkanlar sağlar. Bunu kullanıp kullanamamak daha doğrusu bilinçli kullanmak bizim tercihimize sunulmuş bir durumdur. Doğrusu ve yapılması gerekende budur. Yaşadığımız dünyada sosyal, siyasi ve ekonomik alanlarda birçok kriz yaşamaktayız.

Bizim olaylara karşı tutumumuzu belirleyen tabi ki özgün düşüncelerimizdir fakat hiç birimiz, Twitter’da okuduğumuz bir yazının bizim düşüncelerimizde yarattığı değişimi veya o düşünceyi daha da çok fitilleyen bir etken olduğunu inkar edemeyiz.  Buna örnek olarak 2011 yılında Tunus’ta gerçekleşen Yasemin Devrimini gösterebiliriz.

Devrim dünya çapında “Twitter Devrimi” olarak adlandırılır. Bunun nedeni olarak ise başkaldırışın ve protestoların Twitter aracılığı ile çok büyük bir kesime yayılmasıdır. Ayrıca devrimi gerçekleştirmek isteyenlerin sosyal mecralar sayesinde bir anda dünyanın en çok ses çıkaran grubu haline geldiğini söyleyebiliriz.

Bu bağlamda sosyal medyanın rolü gerçekten çok fazladır. Tabi şöyle bir durumda vardır ki söylemeden geçilmemeli. Sosyal medyada bilinçli kullanım en önemli unsurdur.

Kriz ortamlarında, bunu ekonomik kriz olarak ele alacak olursak; görsel ve yazılı medyanın  özellikle son dönemlerde sosyal medyanın krizin daha da büyümesinde etkisi vardır.

Dünya bunu ilk olarak 1987’de yaşamıştır. Amerika’da borsa ile ilgili ciddi bir olay yaşanması Japonya’yı sabaha kadar televizyonun ve medyanın başında bekletmiştir. Baktığınız zaman internet, televizyon, yazılı basın ve son dönemlerin vazgeçilmezleri krizin etkilerinin çok ciddi ve hızlı bir şekilde yayılmasına neden oluyor.

Eğer dünya daha kapalı bir dünya olsaydı, krizler daha lokal kalabilirdi. Kriz ortaya çıkmışsa eğer bunu kullanmak mümkün değildir. Çünkü bu mekanizma aleyhte çalışır. Ama sakin dönemlerde yani ekonominin rayında gittiği dönemlerde bunun olumlu etkileri yadsınamaz. Örnek verecek olursak, yeni dijital ekonomi sayesinde yabancı sermayeyi ülkeye çekebilirsiniz. Hakkınızda çıkan olumlu  haberlerden anında haberdar olabiliyorlar çünkü.

Aynı şekilde olumsuzluklar içinde geçerlidir. İnsanlar eğer sükuneti elden bırakmışlarsa dijital medyanın kriz üzerinde etkisi büyük olur. Dünya bir anda krizden etkilenebilir. Çünkü sermaye internet vasıtası bir borsadan başka bir borsaya sıçrayabilir.

Borsadan dövize gidebilir. 2000’li yıllarda yaşanan krizler için bu zaman ki dijital kullanımın varlığı söz konusu olsaydı, krizin şiddeti  daha çok artardı. Bunu rahatlıkla söyleyebiliriz.

Şöyle bir şey de vardır ki; dijital sayesinde şirketler bugün dünyaya açılmışlardır. İthalat ve ihracat onlar için daha kolay hale gelmiştir. En önemlisi daha çok insana ulaştılar. Aynı zamanda pazarlama ve reklam maliyetlerini minimize etmişlerdir.

Dijitalin ve sosyal  medyanın önemi her açıdan çok fazladır. Görüldüğü gibi yaşadığımız alanın koşulları sosyal medya kullanımı etkilemektedir ve bununla kalmayıp yaşam şartlarını değiştirebilmektedir. Twitter ile devrim yapıldıysa eğer sosyal medya gerçeğinin önemi sandığımızdan da çoktur.

Exit mobile version